15 Eylül 2011 Perşembe

kağıt parcası..

 Bir kağıt parcası deriz bazen ama bilemeyizki aldığımız en güzel şey olacagını ve bilemeyizki en kötü şeyi öğrenip üzülecegini bazen heycanımızı kederlerimizi bazen hasreti anlattı bu kağıt parcaları..
Göz yaşları oldu agıtlara döküldü..geceleri aydınlattı. gündüzleri karartı yaşlandırdı hayal kırıklıkları yaşattı gecmişi hatırlattı kokusu bile hıc unutulmadı hep aynı kağıt parcaları..

Bazen..

Bazen çok yalnız olursun.bazense kalabalıklar içinde yalnız. şu soru işaretlerinden nefret eder oldum ne.nicin.sebebi ve sonucu neyle alakalı ne zaman... beni yoran bazen imkansızlıklara sokan bu soru işareti (?)
Bazen iyi şeyler yapmamı ögütledi .cıkmazlara kuytulara soktu sankı tecavuze uyramışcasına soguk yalnız acı verici igrenclikler icine sokuverdi..
bazen olgunlaştm bazen cocuklaştım özledim ağladm..geçmişe baktım bazende gelecekten ne bekledigimi sorguladm aynalara baktım kim bu cirkin dedim bu ben olamam.. bazende gözlerimde boyuldum bunlar bana ait olamaz ben bukadar güzel olamam benim hakettigim gözler bunlar degil..
aslında acıdan gözyaşlarından mutsuzluklardan bıktım ne aglamak fayda etti ne uyumak ne de birinin göysune yaslanmak .. koca bir yalan kuyusunda ölümü beklercesine cırpınışlarımı görmek hıç hoş degildi...

6 Eylül 2011 Salı

Şimdi ona söyle...

 İnsanlar acık sözlü olmadıkları için elindekinide kaybediyor.Aslında bir mukemmellik yaratacakları yerine susmakla onu kaybediyorlar .
Seviyorsan söyle onu istiyorsan benim ol de..emin ol akbabalar güzel sözler için geliştirilmiş. her an o hedefindekini yitire bilirsin kaybetmek istemiyorsan şimdi ona söyle zaman kısıtlı.

5 Eylül 2011 Pazartesi

Ya peki Siz?

  Bu ne biçim bir hayat söylermisiniz?
                 herşeyi filimlere..
                 herşeyi masalaramı koyalım ??
  Ben merak ediyorum gercekleşecek şeyleri neden raflara kaldırıyoruz..
Herşeyin yalan oldugu.
Aşkın olmadıgı.
Sadakatin yeri olmadıgı.
  Acı ve pislik içinde her şeyden nefret ederek ve darbeler alarak. dahada zorlaşıyor hayatla savaşmak..
                 İnsanların olmadıgı.
                 İnsan rölünün bile unutuldugu.
Haaytımız bir filim diyelim ve onun mutlu mutsuz bir sonla bitmesi bizim elimizde..
Böyle olsaydı..
Rölümü hıc sevmiyorum..seneryomdanda memnun degilim..
                   Ya peki Sız ???

 Sadece böyle birine ait olmak ve onun olmak isterdim 
  kollarının altında kendimi başka dünyalarda ban başka rüyalarda sanmak mutlulugu sadece onun gölgesinde bir saniye bile olsa hissetmek
gözlerine bakıp dudaklarında kaybolmak.. herşeyimle sadece ona ait olmak aslında asıl karanlıkların sonu gözyaşlarımı elleriyle silebilecek benı tek güldüre bilicek gülümsemesi.. elini tuttugumda cocukluguma gitmek ve cocuk gibi mutlu olmak
yalnızlık artık uzakta kaldı maziye gömülürcesine ufukta kaybolup gitti.. artık birine ait olabilmek böyle olsa gerek ..
  belkı hayallerinde durdugu tek yer onun yanı olsa... yaşamak ve yaşatmak için caba göstermek ... hep ilk günkü gibi dalından koparılmışcasına taptaze ...
hani hep o ilk bahar yamurunun ardındakı o saf toprak kokusu gibi onu koklamak ..bana maziyi hatırlatmayan sadece o anı yaşatan sadece bana ait ve benm olan..

2 Eylül 2011 Cuma